Yasin Suresi, Kur'an-ı Kerim'in 36. suresidir ve Mekke döneminde indirilmiştir. Bu sure, özellikle Allah'ın birliğine, peygamberlik müessesesine ve ahiret gününe dair önemli mesajlar içermektedir. Yasin Suresi, İslam dünyasında "Kur'an'ın Kalbi" olarak da bilinir ve birçok Müslüman tarafından sıkça okunur.

1. Ayet: "Yasin" kelimesi, sureye adını vermiştir. Çoğunluğun görüşüne göre bu, Halil ve Sibeveyh'in açıkladıkları gibi, bir sure başlığıdır. Bazılarına göre ise Allah'ın isimlerinden birisidir. İbn Abbas ve Said bin Cübeyr gibi bazı alimler, "Yasin" kelimesinin Hz. Peygamber'e hitap eden bir isim olduğunu belirtmişlerdir. Bu bağlamda, "Emin ol ki sen, hiç şüphesiz gönderilen peygamberlerdensin" ifadesi, bu görüşü desteklemektedir.

4. Ayet: "Dosdoğru bir yol üzeresin." Bu ayet, İslam Şeriatı'nın doğruluğunu vurgulamaktadır. Kur'an, zaman zaman indirilen vahiylerle, Allah'ın hikmet ve rahmetini belirtir. Bu bağlamda, Kur'an'ın indiriliş amacı, insanları doğru yola iletmek ve onları kötülüklerden sakındırmaktır.

5-6. Ayetler: Bu ayetlerde, Kur'an'ın indirilişinin amacı belirtilmiştir: "Bu Kur'an'ın indirilişinin hikmeti, korkutup sakındırman için." Kur'an, özellikle babaları korkutulmamış ve gaflet içinde olan bir kavmi uyarmak için indirilmiştir.

7. Ayet: "Daha çoğuna karşı (azap) sözü hak oldu." Bu ayet, inatçı inkarcıların ve Allah'ın azabını hak edenlerin durumunu açıklar. İbn Abbas ve diğer tefsirciler, bu ayetin Allah'ın "Cehennemi cinler ve insanlarla dolduracağım" sözüne atıfta bulunduğunu belirtirler.

8-9. Ayetler: "Boyunlarında kelepçeler vardır." Bu ayetler, inkarcıların manevi durumlarını betimler ve onların hidayete engel olan ruhsal ve sosyal alışkanlıklarını tasvir eder.

10-12. Ayetler: "Onlara karşı birdir, onları korkutsan da korkutmasan da iman etmezler." Bu ayetler, peygamberin görevini vurgular ve inkarcıların değişmez tutumlarını açıklar. Ancak, yine de peygamberin uyarılarının bazılarına fayda sağlayacağı belirtilir.

13-14. Ayetler: "Onlara, o şehir halkını örnek ver." Bu ayetlerde, Antakya halkına gönderilen üç peygamberin hikayesi anlatılır. Bu peygamberler, Hz. İsa'nın havarilerinden gönderilenlerdir. Halk, peygamberleri yalanlamış ve onları reddetmiştir.

15-19. Ayetler: "Siz sadece bizim gibi insansınız." Halk, peygamberlerin sıradan insanlar olduğunu iddia ederek onları reddeder. Peygamberler ise Allah'ın kendilerini gönderdiğini ve görevlerinin sadece tebliğ olduğunu belirtirler.

20-21. Ayetler: "Şehrin en uzak yerinden bir adam koşarak geldi." Bu adam, Antakya'da yaşayan ve peygamberlere iman eden Habib-i Neccar'dır. Halkını peygamberlere uymaya çağırır.

22-29. Ayetler: Habib-i Neccar, halkına Allah'a ibadet etmeleri ve sahte ilahlardan uzak durmaları gerektiğini anlatır. Ancak halk, onu reddeder ve öldürür. Allah, bu fedakar imanlı kişiyi cennete kabul eder ve halkını uyarır.

30-32. Ayetler: "Yazıklar olsun o kullara." Bu ayetler, inkarcıların ve Allah'ın ayetlerini alaya alanların durumunu tasvir eder. Kendilerinden önceki helak edilen nesillerden ders almamışlardır.

33-34. Ayetler: "Ölü toprak, onlara bir delildir." Bu ayetler, Allah'ın kudretini ve ölü toprağı nasıl dirilttiğini anlatır. Bitkiler ve ağaçlar, Allah'ın kudretinin açık delilleridir.

35-36. Ayetler: "Onun ürünü ve kendi elleriyle yaptıklarından yesinler." Allah, insanların faydalanması için yeryüzünde çeşitli nimetler yaratmıştır. İnsanların bu nimetlere şükretmeleri gerektiği vurgulanır.

37-38. Ayetler: "Gece de onlara bir delildir." Gece ve gündüzün oluşumu, Allah'ın kudretinin bir delilidir. Güneş ve ayın belirli bir düzen içinde hareket etmesi de Allah'ın takdiriyle gerçekleşir.

39-40. Ayetler: "Ay'a menziller tayin ettik." Ay'ın belirli evreleri ve güneşin yörüngesi, Allah'ın kudretini ve hikmetini gösterir. Hiçbir gök cismi, belirlenen düzen dışında hareket etmez.

41-42. Ayetler: "Biz onların neslini dolu bir gemide taşıdık." Bu ayetler, Nuh'un gemisi ve Allah'ın rahmetini hatırlatır. İnsanlar, Allah'ın nimetlerine şükretmelidir.

43-44. Ayetler: "Eğer dilesek onları boğarız." Allah, dilediği takdirde insanları cezalandırabilir. Ancak, Allah'ın rahmeti ve belirli bir zamana kadar yaşatma iradesi devrededir.

45-46. Ayetler: "Onlara: 'Önünüzdekinden ve arkanızdakinden korkun ki size rahmet edilsin' denildiği zaman." İnkarcılar, Allah'ın ayetlerine karşı duyarsız kalırlar ve azabı hafife alırlar.

47-48. Ayetler: "Onlara: 'Allah'ın size rızık olarak verdiği şeylerden hayra harcayın' dendiği zaman." İnkarcılar, Allah'ın verdiği nimetlere şükretmezler ve sadaka vermekten kaçınırlar.

49-50. Ayetler: "Onlar sadece bir tek çığlığa bakıyorlar." Kıyamet anı geldiğinde, inkarcılar bir anda yakalanacak ve ne vasiyet ne de ailelerine dönme imkanı bulamayacaklardır.

51-52. Ayetler: "Sûr'a üfürülmüştür, bir de ne baksınlar kabirlerinden Rablerine doğru akın ediyorlar." Kıyamet günü, insanların yeniden diriltileceği ve hesap verecekleri gündür.

53-54. Ayetler: "Artık bugün hiç kimseye zerre kadar zulmedilmez." Kıyamet günü, herkes adaletle yargılanacak ve yaptıklarının karşılığını alacaktır.

55-56. Ayetler: "Gerçekten cennetlik olanlar bugün bir meşguliyet içinde zevk etmektedirler." Cennet ehli, Allah'ın nimetlerinden faydalanarak huzur ve mutluluk içinde olacaktır.

57-58. Ayetler: "Onlara orada bir meyve vardır. İsteyecekleri her şey onlarındır." Cennetlikler, Allah'ın rahmetiyle her türlü nimete kavuşacaklardır. Allah'ın selamı, cennet ehline bir lütuf olarak sunulacaktır.

59-60. Ayetler: "Ey günahkarlar! Bugün siz bir tarafa ayrılın." Cehennemlikler, Allah'ın azabına uğrayacak ve cehenneme atılacaklardır.

61-62. Ayetler: "Şeytana tapmayın, o size apaçık bir düşmandır." Allah, insanları şeytana karşı uyarmış, ancak çoğu insan bu uyarıları dikkate almamıştır.

63-65. Ayetler: "Bugün biz onların ağızlarını mühürleriz." Kıyamet günü, insanların elleri ve ayakları, yaptıkları hakkında şahitlik edecektir.

66-67. Ayetler: "Eğer dileseydik gözlerini silme kör ederdik." Allah, dilediği takdirde insanları cezalandırabilir, ancak bu dünya bir imtihan yeridir.

68-70. Ayetler: "Biz ona şiir öğretmedik." Kur'an, bir şiir değil, Allah'ın apaçık bir öğüdü ve rehberidir. Peygamberlerin görevi, insanları uyarmak ve doğru yola iletmektir.

71-73. Ayetler: "Biz onlar için kudretimizin meydana getirdiklerinden birtakım hayvanlar yaratmışız da onlara sahip bulunuyorlar." Allah, insanların hizmetine çeşitli hayvanlar yaratmıştır. İnsanlar, bu nimetlere şükretmelidir.

74-76. Ayetler: "Onlar, Allah'tan başka birtakım ilahlar edindiler." İnkarcılar, Allah'ın nimetlerine rağmen sahte ilahlara taparlar ve Allah'ın mesajlarını reddederler.

77-79. Ayetler: "İnsan, kendisini bir damla sudan yarattığımızı görmedi mi?" İnsan, yaratılışını unutarak Allah'a meydan okur. Ancak, Allah her yaratmayı bilir ve ölüleri diriltebilir.

80-81. Ayetler: "Size o yeşil ağaçtan bir ateş yapan O'dur." Allah, doğadaki olaylarla da kudretini gösterir. Gökleri ve yeri yaratan Allah, ölüleri de diriltmeye kadirdir.

82-83. Ayetler: "O'nun emri, bir şeyi dileyince ona sadece 'Ol!' demektir. O da hemen oluverir." Allah, her şeyi dilediği an yaratabilir ve yok edebilir. İnsanlar, sonunda Allah'ın huzuruna döndürülecekler ve hesap vereceklerdir.

Yasin Suresi, Allah'ın kudretini, peygamberlik müessesesini ve ahiret gününü vurgulayan önemli mesajlar içerir. Sure, Müslümanlara Allah'ın birliğine iman etmeleri, peygamberlerin mesajlarına kulak vermeleri ve ahiret gününe hazırlıklı olmaları gerektiğini hatırlatır. Bu sureyi sıkça okumak ve üzerinde düşünmek, iman ve ibadet hayatını güçlendirecektir.